Post-it #1: Mastodon’un yükselişi, RStudio tarihe karışıyor, Katar Dünya Kupası’nı hackledi
Bir süredir güncellemeye fırsat bulamadığım bloğum için, hâlihazırda takip ettiğim şeyleri paylaşabileceğim dolayısıyla daha az vaktimi alabilecek yeni formata geçiş yapıyorum:
Mastodon’un yükselişi
Merkezsiz, dağıtık sosyal ağlar üzerine girişimler sessiz ve derinden ilerlerken -Twitter’ın gürültülü satışı ve şirketin yeni CEO’su olan Elon Musk’ın havai tavırları sonucu- bugünlerde su üzerine çıktı. Dağıtık sosyal ağlar arasında en çok konuşulan Mastodon uygulamasının Twitter hesabından(!), yalnızca geçtiğimiz hafta 230 binden fazla kullanıcının ağa katıldığı ve aktif hesap sayısının 655 bini aştığı açıklandı. Bu durum, Mastodon’da yer alan kullanıcıların en çok tercih ettiği /mastodon.social/ gibi popüler sunucularda erişim ve paylaşım sorunlarını ortaya çıkardı. Twitter’daki idari görevinin yanı sıra platformun hevesli kullanıcısı olan Musk’ın, Mastodon’u ti’ye aldığı kısa bir süre sonra sildiği paylaşım ise dikkatli kullanıcıların gözünden kaçmadı.
Mastodon’un yanı sıra, Twitter’ın eski CEO’su Jack Dorsey’in geliştirmekte olduğu Blue Sky‘ın beta sürümü için bekleme listesi de giderek kalabalıklaşmaya başladı. Kendisi Twitter’da gerçekleştirilen büyük işten çıkarma sonucu, çalışanlardan geçmişte şirketi çok hızlı büyüttüğünü belirterek özür dilemişti.
Twitter’ın tek sorunu Elon Musk mı?
Twitter, son 5 yılda kullanıcı sayısını düzenli olarak artırıyor olarak gözükse de bu ilgiyi paraya dönüştürme konusunda çeşitli sorunlar yaşıyor. Geçtiğimiz ay Reuters’ta yayımlanan haberde platformun “gerçek” sorunları detaylıca ele alınmıştı. Bu sorunlar arasında Twitter’ın lokomotif kullanıcılarında düşüş olduğu ayrıca ingilizce konuşulan konular arasında pornografi ve kripto para gibi içeriklerin giderek yaygınlaşması sonucu reklam verenlerin platformdan uzaklaşması olarak gösterildi.
Silikon Vadisi’nde işten çıkarmalar giderek yayılıyor
The Economist, platform endüstrisinde sert bir gerileme yaşandığını yansıtan Crunchbase verilerini görselleştirerek ele aldı. Habere göre işten çıkarmalar toplam işgücünün yüzde 1’ine denk gelmiş olsa da işgücünün artma eğiliminde olduğu sektör için alışık olmadık bir gelişme. Bu durumun sebepleri arasında ise pandemi döneminde dijital platform ve teknolojilere artan ilgi sonucu “saldırgan işgücü genişlemesi” öne sürülüyor.
RStudio artık Posit
Yazılım, programlama, veri bilimi ve istatistik ile ilgilenenler tarafından kodlama sürecini kolaylaştıran ve geliştirme ortamları arasında en çok tercih edilenlerden biri olan RStudio “imaj” değiştirdi. RStudio -yeni adıyla Posit- tarafından, tek odak noktalarının R olmayacağı, Pyhton ile VS Code kullanıcılarını da kapsayacak biçimde topluluğun genişleme planlarına odaklanacakları açıklandı.
R ile Python işbirliğini kolaylaştırmaya yardımcı olacak blog yazısı önerisi:
Team Collaboration in R and Python Made Easy
Dünya Kupası öncesi Katar’ın skandalları ortaya çıkıyor
The Bureau of Investigative Journalism ve Sunday Times‘ın sızdırılan bir veritabanı sonucu sürdürdüğü araştırma, Hintli bir hacker grubunun avukat, gazeteci ve ünlü kişilere saldırıda bulunduğunu ortaya çıkardı. Bahsi geçen ünlü kişiler arasında ise UEFA Eski Başkanı Michel Platini de dâhil olmak üzere üst düzey FIFA ve UEFA yetkililerinin de yer aldığı aktarıldı. Yapılan haberde, futbolun üst düzey yetkililerini hackleyen grubun üyesi ile temasa geçildiği ve hackerların müşterileri arasında Katar Hükümetinin de yer aldığının öğrenildiği vurgulanıyor. Katar Hükümeti ise ilgili iddiaları kabul etmiyor.
Dünyanın en çok ilgi çeken spor organizasyonu 92 yıllık tarihinde ilk defa bir Ortadoğu ülkesinde yapılacak. Turnuvanın Katar’a verildiği süreci hatırlamak için akıcı bir bölüm önerisi:
Katar’daki stadyum inşaatlarında çalışan göçmen işçilere yönelik tutum sonucunda yaklaşık 15.000 işçinin hayatını kaybettiği ortaya çıkmıştı. 20 Kasım-18 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilecek turnuva öncesi futbolun en önemli paydaşı olan taraftarların tepkileri Alman stadyumlarına yansıdı.
Post-it önerileri:
Medyascope’da yer alan Kültür Tarih Sohbetleri programının 275. bölümünde dijital beşeri bilimler, yapay zeka ve doğal dil işleme sürecinin tarih gibi bir alanda nasıl uygulandığı üzerine ufuk açıcı bir sohbet yer alıyor. Youtube linkini iliştiriyorum.
The Atlantic’de yayımlanan “Her şey Tiktok’a dönüşürse neler olur?” başlıklı yazı, TikTok’u yapay zekânın ve veri analizinin sınırlarıyla birlikte ele alıyor. Kısa videolardan neler alabileceğimizi tasarlamak için ipuçları verebilir.